Kıbrıs Escort

PLATİN ÜYELER

VIP ÜYELER

GOLD ÜYELER


Kıbrıs Escort

Lefkoşa’nın dar sokaklarında yankılanan adımlarının sesi, Kıbrıs Escort Selin’in içindeki heyecanı bastırmaya yetmiyordu. İstanbul’dan Kıbrıs’a sadece bir haftalığına gelmişti ama bu topraklar ona beklediğinden çok daha fazlasını sunacaktı.

Güneş, Girne limanında usulca batarken, denizin kokusu havayı dolduruyordu. Escort Kıbrıs  Selin, eski taş yapılar arasında dolaşırken kendini bir kafenin önünde buldu. Ahşap sandalyelere yayılmış insanlar, kahkahalar atarak sohbet ediyordu. Derin bir nefes alıp içeri girdi ve bir masaya oturdu. O an, gözleri bir çift ela gözle buluştu.

Ali…

Ali, uzun zamandır Kıbrıs’ta yaşıyordu. Aslen İstanbullu olsa da, üniversiteden sonra bu adaya yerleşmişti. Selin’in masasına yaklaşarak, "Merhaba, burası Kıbrıs’ın en güzel kafelerinden biridir, ilk kez mi geliyorsunuz?" diye sordu.

Selin şaşkınlıkla gülümsedi. "Evet, tatil için buradayım. Burası gerçekten çok güzel…"

O gece uzun uzun konuştular. Selin, Ali’nin tarih bilgisine hayran kalmıştı. Ali ise Selin’in hayata karşı bitmeyen merakına. Bir hafta içinde neredeyse her günü birlikte geçirdiler. Bellapais Manastırı'nda tarihi hissettiler, Kapalı Maraş’ta hüzünlendiler, Salamis Harabeleri’nde geçmişin izini sürdüler. Ama en çok deniz kenarında oturup, susarak birbirlerini anladıkları anları sevdiler.

Gitme vakti geldiğinde Selin'in içi burkuluyordu. Ali, ona havaalanına kadar eşlik etti. Vedalaşırken Ali, "Bu bir son değil, değil mi?" diye fısıldadı.

Selin derin bir nefes aldı. "Bilmiyorum, ama kalbim burada kaldı."

Günler geçti, mesajlar ve telefon görüşmeleriyle mesafe anlamını yitirdi. Ancak gerçeklik, her zaman aşkı sınar. Selin’in işi, İstanbul’a bağlıydı. Ali ise Kıbrıs’tan kopamazdı. Bir süre sonra aralarındaki mesafe, aşklarının önüne geçmeye başladı.

Bir gece, Ali’den gelen kısa bir mesaj Selin’in içini titretmişti. "Sana anlatmam gereken bir şey var."

Selin hemen aradı. Ali’nin sesi titriyordu. "Selin, ben… Buradan ayrılamam. Bu topraklar, hayatım. Ama senin burada mutsuz olmanı istemem."

Sessizlik…

Selin’in gözlerinden yaşlar süzüldü. "O zaman ne yapacağız Ali?"

Ali derin bir nefes aldı. "Sana ihtiyacım var, ama seni zincirlemek istemem. Eğer geleceksen, kalbini dinle. Eğer kalacaksan, benim için değil, kendin için kal."

Selin, bir süre düşündü. İstanbul’a dönüp düzenli hayatına devam edebilir miydi? Yoksa hayatının en büyük riskini alıp, Ali’nin yanına mı taşınmalıydı?

Ertesi gün biletini aldı.

Bir hafta sonra, Ali, Girne Limanı’nda Selin’i bekliyordu. Gözlerinde umut, kalbinde sevgiyle. Selin, ona doğru yürürken her şeyden emindi. Kıbrıs’ta bir aşk başlamıştı ve bu aşk, denizin ötesinde değil, tam da burada, yan yana yaşanmalıydı.